Silifke Havadis


Mersin Büyükşehir Nevruz'u Kutladı!

Yaşam

Ayşe ÖNEL EREN 2427 Kez Görüntülendi

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Mersin Valiliği himayesinde Mersin İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından 21 Mart Nevruz Bayramı nedeniyle düzenlenen Nevruz Kutlama Programı’na katıldı. Burada gençlere seslenen Başkan Kocamaz, ‘Çanakkale’ vurgusunda bulunarak Nevruz’u kutladı.

Nevruz töreninde “Çanakkale” vurgusu
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Mersin Valiliği himayesinde Mersin İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından 21 Mart Nevruz Bayramı nedeniyle düzenlenen Nevruz Kutlama Programı’na katıldı. Burada gençlere seslenen Başkan Kocamaz, ‘Çanakkale’ vurgusunda bulunarak Nevruz’u kutladı.

“Türk’ün bayramıdır Nevruz”
Mersin Kültür Merkezi’nde düzenlenen törene Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz’ın yanı sıra Vali Yardımcısı Mustafa Özarslan, İl Kültür ve Turizm Müdürü Bahaettin Kabahasanoğlu, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdür Vekili Ahmet Tarakçı, Mersin Baro Başkanı Ali Er ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Başkan Kocamaz, baharın müjdecisi Nevruz için düzenlenen törende konuşmasına kendi yazdığı, “Canlandırır toprağı, Yeşil eder yaprağı, O barışa koşturur, Bereketle coşturur. İnsanlığın harmanı, Kabartıyor ayranı, Nevruz Türk’ün Bayramı. Kutlamamak bize ar! Türk’ün töresinde var! Güneş bir başka doğar, Dünyaya barış salar, Hakk’ın fermanı Nevruz, Türk’ün bayramı Nevruz” dizelerinden oluşan şiiriyle başladı.
Başkan Kocamaz’dan ‘Çanakkale’ benzetmesi
Konuşmasının devamında üç gün önce kutlanan Çanakkale Zaferi’ni anımsatan Başkan Kocamaz, “Bugün ise Türklerin bilinen en eski bayramlarından biri olan ve ‘Yeni Gün’ anlamına gelen Nevruz Bayramını kutluyoruz. Türk kültüründe Nevruz, gece ile gündüzü, kış ile yazı bahar mevsiminde eşitlediği için adaleti, dengeyi, ışığı, aydınlığı, cömertliği ve saadeti temsil eden ‘Sultan’ kavramı ile beraber adlandırılır. Buradaki ‘Sultan’, hem nizam-ı âlemi temsil eden tabiat kanununu, hem de bu nizamı devam ettiren, adaletle yöneten ‘Hakan’ı temsil etmektedir. Bu yüzden Nevruz, Yaratan Allah ile yeryüzü ve insan arasındaki uyumu sembolize eder. Nevruz kutlamalarında ilahi cömertliği temsilen hediye, bahşiş verilmesi ve tatlı ikram edilmesi en önemli geleneklerimizdendir. Binlerce yıldır Türk dünyasında devam eden bir gelenek olan Nevruz, aynı zamanda, hareket, coşku, uyanış ve hürriyet demektir. Tıpkı Çanakkale gibi… Son siperimiz Çanakkale, son kalemiz Türkiye’ye tutunmamızı ve bu toprakların ebedi vatanımız olmasını sağlayan bir hareket, bir coşku, bir uyanış ve bir hürriyet ateşidir. Çanakkale, milletimizin kara kıştan bahara çıkmasıdır. Bu yönüyle, Aziz Türk milletinin Nevruz’udur Çanakkale…” ifadelerini kullandı.

Başkan Kocamaz: “Biliriz ki, gökkuşağı yağmurdan sonra çıkar”
1800’lerden itibaren neredeyse savaşsız günü geçmeyen, 1911’den itibaren önce Trablusgarp, ardından Birinci ve İkinci Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı ile tarihimizin zemheri yıllarını yaşayan Türk Milleti’nin, “Çanakkale’de açan kan çiçeği” şehitlerle yaklaşan baharı müjdelediğini belirten Başkan Kocamaz, “Çanakkale’de koyun koyuna yatan 250 bin Mehmetçik’in kabir taşları, hem Türkiye’mizin tapu senedi, hem de milli zenginliğimizin en görkemli tablosudur. Bin yıldır Anadolu’da kader birliği eden aziz milletimizin bugün ayrılık sebebi gibi gösterilmeye çalışılan farklılıklarının aslında milli zenginliğimizin bütünleyici parçaları olduğunu da gösteren bir ibret tablosudur. İşte bu nedenle 18 Mart 1915, bugünkü çağdaş, modern Türkiye’yi, milletimizin bahar mevsimini müjdeleyen bir Nevruz günüdür. Aslında geceye gizlenmiş şafaktır Çanakkale; kara kışta saklanan bahardır Nevruz… Umutlarımızı kanatlandıran kutlu bir duadır Çanakkale; çiçek çiçek açan bahardır Nevruz… Ataya saygı, küçüğe sevgi, zorda kalana uzanan yardım elidir; cıvıl cıvıl kuş sesi, kıpır kıpır şölendir Nevruz… Demir dağları eriten kutlu bir ateş yakmak; karlı dağlardan süzülen temiz suların pak ruhlarıyla bütünleşmektir, şifa bulmaktır Nevruz... Türk’tür, Kürt’tür, Türkmen’dir; Altay, Azeri, Başkurt’tur Nevruz… Gagavuz, Hakas, Karaçay-Malkar, Karakalpak’tır; Kazan’dır, Kazak’tır, Kırgız’dır, Özbek’tir Nevruz… Tepeden tırnağa Selçuklu, üç kıtada Osmanlı’dır; Kayı’dır, Karakeçili’dir, Ertuğrul Gazi’dir, Çukurova’dır, Toros’tur, Yörük’tür Nevruz… Dertlerimiz ne kadar büyük olsa da, baharı müjdeleyen kutlu bir gündür bize Nevruz… Dünden bugüne Türk tarihi, baştanbaşa Türk dünyası, karış karış Anadolu’da barış barış açan çiçektir; kaderde birlik, vatanda dirlik, gökkuşağında şenliktir Nevruz… Kimi zaman dertler yağmur gibi yağar üstümüze, yıldırımlar düşer can evimize. Kimi zaman bulutlar gizler güneşimizi, sönmeye yüz tutar ocağımız, sislerden görünmez olur hedeflerimiz. Yaban eller hançerler birliğimizi, fitne kol gezer bozar dirliğimizi… Sağa, sola, öne, arkaya, yere, göğe bakar çıkış yolu ararız ürkek bir telaşla. Bir an ye’se düşer, sendeleriz aniden… Lakin umutsuzluğa yer yoktur asil mayamızda, aziz ruhumuzda… Çünkü biliriz ki, gökkuşağı yağmurdan sonra çıkar… Başımızı kaldırdığımızda görmesek de güneşi, zifiri karanlık sarsa da dört bir yanımızı; biliriz ki bahar gelecek, gökkuşağı yeniden gülümseyecektir. Ye’se kapılanlar, çıkış yolunu bulamayanlar rahat olsunlar. Bizler Nevruz’u böylesine coşkuyla kutladıkça, birliğimiz, dirliğimiz daim olacaktır. Türkiye Cumhuriyeti, vatanı ve milletiyle birlikte sonsuza kadar yaşayacaktır. Ne mutlu bu coşkuya ortak olana… Ne mutlu Türk’üm diyene…” diyerek konuşmasını tamamladı.
Konuşmaların ardından Türk Kültüründe Nevruz isimli sinevizyon gösterisi yapılırken, devamında Mersin Devlet Opera ve Balesi oyuncuları tarafından hazırlanan Masal Şatosu isimli oyun salonu dolduranların beğenisine sunuldu.