Mersin’de yaşayan Abaza ve Çerkes vatandaşlar, ‘30 Eylül Abhazya Zafer Bayramı’ ve ‘20 Eylül Dünya Çerkes Günü’ nedeniyle Mersin Kafkas Kültür ve Yardımlaşma Derneği tarafından organize edilen kutlama programında bir araya geldi.
Mersin’de yaşayan Abaza ve Çerkes vatandaşlar, ‘30 Eylül Abhazya Zafer Bayramı’ ve ‘20 Eylül Dünya Çerkes Günü’ nedeniyle Mersin Kafkas Kültür ve Yardımlaşma Derneği tarafından organize edilen kutlama programında bir araya geldi.
Kafkas Dernekleri Federasyonu(KAFFED) Genel Başkanı Yaşar Aslankaya’nın yanı sıra Adana’nın Yüreğir ilçesi Kaymakamı Fatih Genel, Ceyhan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Akın Akkaya, Adana Çerkes Derneği Başkanı İsmail Güneş ve İskenderun Kafkas Kültür Derneği Başkanı Sabiha Tokmak’ın da katıldığı program Türkiye ve Abhazya Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı uğruna yitirilen şehitler çin saygı duruşunda bulunulması ile başladı.
‘ABHAZYA TOPYEKÜN BİR BİRLİKTELİĞİN SONUCUDUR’
Burada bir konuşma yapan Mersin Kafkas Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Şevket Şamil Koç, Abhazya’nin bağımsızlık savaşı sırasında oluşan seferberliğe dikkat çekerek ”Savaş sırasında diasporadan ve bilhassa Türkiye’den bir çok çerkes soydaşımız ırk farkı gözetmeksizin Abhazya’nın özgürlüğüne kavuşması için mücadele ettiler, şehit düştüler. Ruhları şad olsun.İşte Abhazya’nın bağımsızlığı iste bu topyekün birlikteliğin sonucudur.Bizler bu günleri olduğu gibi Dünya Çerkes günü olan 20 Eylül’ü oldukça önemsiyor ve bu anlayışımızın önümüzdeki nesillere aktarımı için de çaba gösteriyoruz” dedi.
“VATAN SAHİP ÇIKTIĞIN KORUDUĞUN UĞRUNA BEDEN ÖDEDİĞİN YERDİR”
15 Temmuz Darbe girişimi konuusnda da değerlendirmelerde bulunan Koç ”15 Temmuz tarihinde sizler ülkemizde yaşayan insanların birçoğu gibi memleketinize toprağınıza sahip çıktınız. Sokağa indiniz ve çok ciddi tehlikelere göğüs gerdiniz,dimdik durdunuz.Bu sayede sahip olduğunuz değerleri yeniden koruma imkanı elde ettiniz. Birşey sizin sahip çıktığınız kadar sizindir.Önemsemeseydiniz bugün ülke olarak çok daha farklı bir yerdeydik. Sizden toplumunuza, kültürünüze ve varlığınıza sahip çıkmanızı rica ediyorum. Vatan, sahip çıktığın koruduğun uğruda beden ödediğini yerdir. Kafkasya’dakiler bunun için canlarını feda ettiler. Lütfen toplumunuza kültürünüze sahip çıkın. Çünkü o kültür ve toplum sizin sahip çıktığınız kadar yaşayacaklar. Bıraktığınız zaman emin olun gidecekleri çok yer var,biz biizm bu taraf gelmelerini istiyoruz ve bunun için mücadele ediyoruz” ifadelerini kullandı.Koç, Mersin’de yaşayan Çerkes ailelerden Mersin Kafkas Kültür ve Yardımlaşma Derneği bünyesinde başlatılacak olan Abazaca ve Çerkesce dil kursları yazdırmalarını istedi.
“GERÇEKLEŞTİRDİĞİMİZ TÜM ETKİNLİKLER GEÇMİŞTE YAŞADIĞIMIZ TRAJEDİ ÜZERİNE İNŞA EDİLMİŞTİR”
Çerkeslerin dünyanın en köklü kültürüne sahip topluluğu olduğunu belirten Kafkas Dernekleri Federasyonu(KAFFED) Genel Başkanı Yaşar Aslankaya ise “Çerkesler yaşadıkları her dönemde emperyalist saldırılara maruz kalmışdır.300 yıl boyunca kendini savunan bir halk düşünün sonra aralıksız 101 yıl Çalık Rusya ile giriştiği savaşta yine emperyal güçlerin11 hesapları ile savaşı kaybetmiş olan bir milletin 1,5 milyon insanını tamamını sürgüne gönderdiler.153 yıllık diaspora hayatımıza baktığımızda yaptığımız tüm etkinlikleri o geçmişte yaşadığımız trajedi ve olumsuzkllar üzerinde inşa ettiğimizi farkedersiniz. Yas günleri o günde yaşanan acıları, günde kaybettiğimiz insanlara ilişkin bir takım organizasyonlar üzerine kurulmuştur” dedi.
TÜM DÜNYA’NIN GIPTA İLE BAKTIĞI BİR KÜLTÜRE SAHİBİZ”
2011 yılında bir toplatı nedeniyle Çerkslerin ana vatanı olan Kafkasya’da bulunan Nalçik kentine gitiklerinde karşılaştıkları manzaray ktaran Aslankaya”Oradaki insanların Balkarların sürgünden döndüğü güne ilişkin bir kutlama etkinliği yaptıklarına şahit olduk. Ellerinde bayraklarla bütün gün NalçiK sokaklarında eğlendiler, kendilerince vatanlarına geri dönüşü kutluyorlardı. Biz Çerkesler olarak hakikaten yaşam biçimi, insani ilişkileri, mutfağı, yeteneği cesareti insanlığıyla tüm dünyanın gıpta ettiği bir kültüre sahibiz. Ama kurumlarımızda ve etkinliklerimizde hep yas formatlı etkinlikler yapıyoruz. Neden bu güzel özelliklerimizden bahsettiğimiz bir günümüz olmasın diye Türk delegasyonunun önerisi ile 20 Eylül ‘Dünya Çerkes Günü’ ilan edildi.20 Eylül Çerkeslerin hasat zamanı ürettikleri ürünleri sergiledikleri ortaya koydukları ürünlerle ilgili gururlandıkları ve eğlendikleri bir gündü eskiden beri gelen o güne denk getirerek ‘Dünya Çerkes Günü’ ilan ettiler.33 kişilik bir heyet ile o etkinliklere davet edildik. Ben buradan Ben Çerkesim Ben Ben Abazayım ben Çeçenim diyen tüm soydaşlarıma tavsiye ederim.O kadar güzel bir program o kadar güzel bir etkinlik organize ettiler ki bir çerkesin doğumundan ölümüne kadar yaşaması gereken her şeyi o temayı işleyerek seramonilerle programlarla bize doğumdan ölüme çerkes kültürünü yeniden yaşattılar. Çok gururlandık, onurlandık, duygularımızı sinerjimizi yükselttiler” ifadelerini kullandı.
“YAŞASIN BAĞIMSIZ ABHAZYA”
Abhazya’nın bağımsızlığının yıldönümüne de değinen Aslankaya ”Abyazya bizim göz bebeğimiz. Bütün cumhuriyetlerin içinde ve kardeş halklarımızın içinde son derece stratejik önemi olan çok önemli bir bağımsız bir ülkemiz. Yine emperyalist güçlerin çeşitli amaçları doğrultusunda 1992 yılnda saldırıya uğramış, tüm diğer kardeş halkların seferberliğiyle 1,5 yıl gibi bir zaman içerisinde saldırıp püskürtülmüş ve bağımsızlığını ilan etmiş. Birçok ülke tarafından da tanınan bağımsız bir ülke ve diğer cumhuriyetlerimizin ve diasporamızın son derece hayati önemde görmesi gereken bağımsız bir ülkemiz orası. Dolayısıyla bu savaşın kazanıldığı ‘30 Eylül Zafer Bayramı’ şuanda Abhazya’da diğer cumhuriyetlerde Türkiye diasporasında Ürdün’de Avrupa’da dünyanın her tarafında yaşayan soydaşlarımız tarafından kutlanıyor. Haklarıdır. Çünkü 7 bin şehit vererek bağımsızlığını kazanan bir ülkeye sahibiz ve son derece önemli olan hiç unutmamamız gereken o günlerde kaybettiğimiz insanların anısına onların hatırasını ayakta tutmamız sahip çıkmamız gereken bir ülkemiz orası. Yaşasın Bağımsız Abhazya diyorum ve hepinize çok teşekkür ediyorum.”dedi.
“HEPİMİZ AYNI KÖKTEN GELİYORUZ VE HEPİMİZ KARDEŞİZ”
Ülke olarak birlik ve beraberliğe her zamankinden daha fazla ihtiyacın olduğu bir süreçten geçtiğizi anlatan KAFFED Genel Başkanı Yaşar Aslankaya ”Görgümüz gibi etrafımız ateş çemberi dünyada tüm halklar bir ekonomik,siyasi veya başka nedenlerle bir araya gelmeye çalışıyorlar.Biz ufak tefek bazı kişisel şeylerle birbirimizi itmeye kakmaya çalışıyoruz. Ne olur bu tuzağa düşmeyelim.Hepimiz bir kökten geliyoruz ve hepimiz kardeşiz. Bir ailede 3-5 tane kardeş olduğunu düşünün bir birlikte bir ev kurabilirler ama o aileyi terk etmezler ve o aileyi temsil ederler. Adigeler,Abazalar çok eskilerden beri milattan önceki yıllardan beri var olduğu tespit edilmiş aynı kökten aynı soydan gelen iki kardeş halktır..Birlikte hareket etmek için tüm koşulları zorlayalım, birbirimize destek olalım. Böyle olursa sorunlarımız daha kolay aşar daha güçlü oluruz. Biz de sivil toplum kuruluşlarının oluşturduğu bir merkeziz. Tüm çerkes halkının sosyal,kültürel siyasi her türlü problemi ile elimizden geldiğince ilgilenmeye çalışıyoruz, ana vatan ile olan ilişkilerimizi geliştiriyoruz. Diaspora ‘da yaşayan insanların sorunların ile ilgilenmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından halat çekme yarışması ile devam eden etkinlik çerkes halk dansları eşliğindeki mahalli düğün ile sona erdi.